Mart ayından beri Maltepe de özel bir hastane de tedavi görmekte olan eski olimpiyat şampiyonumuz Müzahir Sille’nin cenazesi bugün ikindi namazına müteakip Maltepe Merkez Camii’nden kaldırılacak.

İstanbul Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürümüz İbrahim İlhami Koç, vefatını derin bir üzüntü içerisinde öğrendiği eski olimpiyat şampiyonumuz Müzahir Sille’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Türk spor camiasına başsağlığı taziyelerini iletti.

 21-9-1931 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. 1949 yılında İstanbul Güreş İhtisas Kulübünde güreşe başladı. Antrenörleri Ragıp Hoca, Hüseyin Erkmet, Adnan Yurdaer, Halil Yüceses.

1955 yılı Karisruhe F.ALMANYA da Greko-Romen stil 62 Kg da Dünya 2.

1956 yılı Melbourne Olimpiyatlarında Greko-Romen stil 62 Kg da 4.

1959 yılı İstanbul TÜRKİYE de Greko-Romen stil 62 Kg da Balkan 3.

1958 yılı Budapeşte MACARİSTAN da Greko-Romen stil 62 Kg da Dünya 2.

1960 yılı Roma Olimpiyatlarında Groko-Romen stil 62 Kg da 1.

Kendine has en iyi uyguladığı güreş teknikleri Salto, Çırpma.

Antrenörlük yaptı. İstanbul’da ikamet etti. 

BİR HATIRA

Yıl 1960...Kafile Roma olimpiyatları için 5 gün öncesinden italya'nın başkenti roma'ya uçuyor...

62 kiloda istanbullu müzahir sille, takımın genç isimlerinden birisidir...

Talihsizlik bu ya; güreşlere 3 gün kala çok şiddetli bir ishale yakalanıyor.

Apar topar hastaneye kaldırıyorlar...

Bırakın güreşmeyi, müzahir sille elini dahi kıpırdatamıyor...

İtalyan doktorlar milli takım yetkililerine müzahir sille'nin güreşmesinin mümkün olmadığını söylüyorlar...

İshalden bitap düşen ve iki gün hastanede tedavi edilen müzahir sille, fısıltı şeklinde duyduğu bu sözler üzerine yatağından adeta zıpkın gibi kalkarak koluna takılı bulunan serumları bir çırpıda çıkarıp tarihe geçen şu sözleri haykırıyor;

"Ben buraya olimpiyat şampiyonluğu için geldim ve beni bu hedefimden hiç kimse döndürmez. ayrıca babama da söz verdim"

Gerek milli takım yetkilileri gerek italyan doktorlar, müzahir sille'yi bu kararından döndürmeye çalışsalar da nafile...

Ertesi gün tartıya çıkarak dost düşman herkese "ben hazırım" diyor...

Birbirinden zorlu 6 maçını da o muhteşem saltolarıyla kazanarak roma olimpiyatlarında altın madalyayı boynuna takıyor...

Ülkeye dönüşünde şampiyonu karşılayanlar arasında babası da vardır...

Müzahir Sille babasının elini hürmetle öperek "baba ben sana olimpiyat şampiyonu olacağıma dair söz vermiştim. işte sözümü yerine getirdim" diyerek inancın zaferini bir kez daha ispatlamış oluyor...

Olağanüstü bir mücadele vererek ülkemize olimpiyat şampiyonluğunu hediye eden bu büyük insan, babasıyla olan bu hatırasını her defasında anlattıkça gözyaşlarına boğulurdu...

İşte Müzahir Sille böyle bir insan, bulunmaz bir sporcu ve olağanüstü bir şampiyondu...